Tarımda verimlilik

korayuslu

Kayıtlı Üye
TARIMDA VERİMLİLİK VE KALİTE NASIL ARTTIRILIR

Dünyanın her yerinde en önemli sektör olma özelliğine sahip tarım sektörü, ülkemizde de bir hayli stratejik konumda. Üreticiler ve ekonomi için verimliliğin ve kalitenin oldukça önemli olduğunu göz önüne alarak, tarımdaki bu iki unsurun nasıl artırılacağını ele aldık. İlaçtan gübreye, tohumdan fidana her türlü materyal, verimlilik ve kalite sağlamada önemli bir unsur. Verimliliğin ve kalitenin bir arada olması elbetteki her koşulda mümkün değil. Bunun oluşması için işgücünün de devreye girdiğini söyleyen uzmanlar, neredeyse tüm üreticilerin bunu sağlamakta zorluk çektiklerini dile getiriyor.
"Verimlilik İçin Teknolojiyi İyi Kullanmak Gerekir”
Türkiye Ziraatçiler Derneği Başkanı İbrahim Yetkin, konuya teknoloji açısından bakarak şu sözleri dile getirdi; "Üretim, teknik aletler kullanan insanla yapılır. Teknoloji sayesinde insanın üretim gücü doğal yetenekleriyle kıyaslanamayacak kadar artar. Bir diğer nokta da şudur: insan bilinçli ve programlı üretim yapan bir varlıktır. İş organizasyonu ve üretimin hedeflerinin doğru belirlenmesi başarılı bir üretim faaliyeti için zorunludur.
Modern Tarım
Eğitim, hem insanın kullandığı teknolojinin üretilmesinde ve o teknolojinin uygun bir biçimde kullanılmasında, hem de bilinçli, doğru saptanmış hedefleri olan organize bir üretim faaliyetinin yürütülmesinde en önemli unsurdur. Yeterince eğitilmemiş insanların eline dünyanın en gelişmiş teknolojisini verseniz bile onu doğru ve verimli bir biçimde kullanamaz.” İlaç kullanımına da değinen Yetkin; "Bir uygulamanın doğruluğu ya da yanlışlığının değerlendirilmesinde en önemli etken pratiktir. Yani yaptığınız uygulama beklediğiniz sonucu veriyorsa, o doğru bir uygulamadır. Ancak uygulamayı yaparken de kullandığınız ilacın ne amaçla üretildiğini, hangi koşullarda kullanılması gerektiğini iyice öğrenmek gerekir.” şeklinde konuştu.
Tarımda Türkiye"Verimlilik Sürdürülebilirlikle İlgilidir”
ARS Training Genel Müdürü Argun Şahin ise tarımda verimlilik ve kalitenin çoğu zaman sürdürülebilirtarımla ilgili olduğunu söyleyerek, "Tarımda verim, verimlilik ve kalite çoğu zaman sürdürülebilir tarımla ilgilidir. Tarımsal uygulamalarda ortaya çıkan yeni gelişmeler, kaynakların daha etkin ve dikkatli kullanımını da gerektirmektedir. Toprağı hor kullanan, yapılan aşırı ve/veya yanlış gübreleme, sulama ile çoraklaştırmak, aynı alanda verimliliği ve kaliteyi sürdürememek anlamına gelir.” dedi. Tüm çiftçilerimize bu araştırma dosyamızın, yararlı olacağını umar, bol bereketli günler dileriz.
Haber: Deniz Yılmaz


TARIMDA VERİM 2
Tarımda Verimlilik TARIMDA VERİM, VERİMLİLİK VE KALİTENİN ARTTIRILMASI

"Ne ekersen onu biçersin” Tarımla ilgili olarak söylenen en özlü sözlerden birisidir. Çünkü verim, verimlilik ve kalite, ne ortaya koyduğunuzla (ektiğiniz) ilgilidir. Miktar yanında katma değeri yüksek ne kadar girdi sağlarsanız o kadar fazla çıktı (biçtiğiniz) alırsınız.
Sadece tarım değil tüm alanlarda verim, verimlilik ve kalitenin artırılması konusu yaptığınız yatırıma karşılık olarak ne aldığınızla ilgilidir. Bunu tarım kapsamında düşünürsek, bir tarımsal üretimi gerçekleştirmek için kullandığımız gübre, su, ilaç, emek, bilgi ve sermaye (teknoloji) alacağımız verimin temel unsurlarıdır. Bu unsurları ne kadar iyi bir şekilde harmanlarsak ortaya çıkan değer de o kadar fazla olacaktır. Sadece gübreyi ya da ilacı fazla kullanıp diğerlerini yeterince kullanmaz isek belki verim alırız ama kalite ne olur bilinmez.
Bir üretimin kalitesi o üretime biçilen Pazar değeridir. Başka bir deyişle yaptığınız üretim kalitesi oranında değer kazanır. Daha verimli ve kaliteli olduğunuz zaman rekabet gücünüz de artacaktır. Günümüzde üreticilerin büyük bir çoğunluğu ürettiği ürünü ya hiç ya da değerinde satamamaktan şikâyetçi olmaktalar. Belki bunda mevcut tarımsal ticari yapımız büyük etken. Ama kalitesiz ürünü üretenin hiç mi suçu yok?
Tarımda verim, verimlilik ve kalite çoğu zaman sürdürülebilir tarımla ilgilidir. Tarımsal uygulamalarda ortaya çıkan yeni gelişmeler, kaynakların daha etkin ve dikkatli kullanımını da gerektirmektedir. Toprağı hor kullanan, yapılan aşırı ve/ veya yanlış gübreleme, sulama ile çoraklaştırmak, aynı alanda verimliliği ve kaliteyi sürdürememek anlamına gelir. Çok uzun zaman sonra değil, sadece 35 yıl sonra dünya nüfusu 9 milyardan fazla olacak. Ülke nüfusumuz ise 95 milyon civarında tahmin edilmekte. Yani, ülkemiz bugüne göre yaklaşık 20 milyon kişi daha fazla olacak. Peki, diğer yandan ekilebilir topraklarımız, tarımda kullanılabilecek su miktarımız ne olacak? Tarımda çalışan kişi sayısının da azalacağını biliyoruz. O halde ihtiyacımız olan gıda nereden ve nasıl gelecek? Bu sorulara verilecek olan cevap tektir; Tarımsal verimi ve verimliliği artırarak.Tarımda Kalite
Mevcut nüfusun yanında oluşacak olan yeni nüfus sadece karnını mı doyuracak? Tabii ki hayır, insanlarımız daha kaliteli et ve hayvansal ürün yemek isteyecekler, giysilerinde daha kaliteli yün ve pamuk isteyeceklerdir. Bu da ancak kaliteli üretimle karşılanabilir. İnsanlarımızın (bizlerin, hepimizin) kalite talebi azalmakta değil aksine artmaktadır.
Peki, verim ve kaliteyi nasıl artırabiliriz?
Verimlilik ve kaliteyi artırmak için birçok önlem alınabilir. Ancak bunların arasında önemli olabilecekleri şöyle sıralayabiliriz;
Hasat sonrası kayıpların azaltılması
Sadece meyve ve sebzede hasat sonrası kayıplarımızın %25 seviyelerinde olduğu birçok platformda dile getirilmiştir. Ülke olarak yıllık meyve sebze üretimimizin yaklaşık 26 milyon ton civarında olduğunun düşünürsek %25 civarında bir kaybın ne ölçüde önemli olduğu ortaya çıkacaktır. Hasat sonrası kaybın meydana gelmesinde en büyük sebep hem ürün kalitesinin yeterince iyi olmaması hem de hasat sonrası işlemlerde sahip olduğumuz kalitesiz süreçlerdir. Bu süreçler, depolama, nakliye, ambalajlama gibi süreçlerdir.
Tarımsal girdilerin efektif kullanımı
Normal koşullar altında tarımsal verimliliği ve kaliteyi artırmak kolay bir iş değildir. Artan enerji fiyatları, iklim değişiklikleri, yükselen girdi fiyatları, yoksulluk ve üretimden uzaklaşan kentsel nüfusun artması, azalan su ve toprak kaynakları tarımsal üretimin verimliliğini ve kalitesini direkt olarak olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle, tarımsal üretimi etkileyen tüm unsurların (tohum, gübre, iklim, su, ilaç, toprak, bilgi vb) yeterli ve azami verimi alacak şekilde kullanılması gereklidir. Bu unsurların dengesiz ve ölçüsüz kullanımı verimi ve kaliteyi düşürecektir.
Tarımda DevrimBu unsurların efektif kullanımı kamu ve/veya birlikler tarafından desteklenmeli ve üreticiler bilgilendirilmelidir (tohum seçimi, ilaç kullanımı, toprak işleme, bakım işlemleri, pazarlama ve satış eğitimleri vs) Bu tür eğitimlerin ve desteklemelerin noksanlığından dolayı bugüne kadar hem iç piyasada hem de ihracatta ürünlerimiz kalıntı sorunları ile karşılaşmadı mı?
Tarımsal yapının ve konuya yaklaşımın değişmesi
Türkiye’de tarımsal alanda yer alan tüm örgütlerin ve organizasyonların odak noktası desteklemeler olmakta ve ülke tarımını bilimsel kaygılar yerine başka kaygılarla değerlendirmektedirler. Rekabetin gitgide arttığı böyle bir ortamda verimliliğin artışını sadece kamusal desteklere bağlamak sürdürülebilir bir durum değildir. Bunun yerine verimliliği artıracak projelere ağırlık verilmelidir. Hatta bu tür bir değişimi en fazla isteyenlerin üreticilerin bizzat kendileri olmalıdır.
Geçimlik tarımdan ticari tarıma geçiş
Tarımda çalışan nüfusun, ülkemizde olduğu gibi göreceli olarak çok olduğu yerlerde yapılan geçimlik tarım, geleneksel yöntemlere, şehirlerle kırsal bölge arasındaki parçalanmış piyasalara ve iletişim ağlarına dayalı olarak yapıldığı için verimliliği teşvik etmemektedir. Böyle bir tarımsal yapıda sermaye yatırımlarının çok az olması, emeği ve toprağı başlıca üretim faktörü haline getirmekte ve azalan verimler kendini hissettirmektedir.
Bütün bunlar geleneksel tarımın ticari tarıma dönüştürülmesini gerekli kılar. Düşük verimli tarımsal yapılar, kent nüfusunu beslemek bir tarafa kırsal nüfusun ihtiyaçlarını karşılayacak kadar bile üretim yapamazlar. Uzmanlaşmış tarımda pazarlanabilir bir fazlayla birlikte kâr güdüsü temel başarı ölçütüdür ve sentetik (sulama, gübreleme, tohum ıslahı, ilaçlama vs.) ve doğal kaynaklardan hektar basına maksimum verimi elde etmek ana hedeftir. Geçimlik tarımın ticari tarıma dönüştürülmesi üreticilerin piyasa ilişkileri içine çekilmesi ile mümkün olabilir. Böylelikle üreticiler sadece verimli olmayan küçük çapta üretime odaklı olmaktan çıkarak kar güdüsüyle üretimi ve kaliteyi artırma Modern Tarımyoluna gidebilirler.
Tarımın ulusal ve uluslararası ölçekte daha fazla ticarileşmesi ile yerel pazarlara bağımlılık azaltılabilir ve uzmanlaşmayla birlikte daha büyük ölçekli tarım teşvik edilebilir. Tarımsal ürünlerin ihracattaki paylarının artması, sektörün modernize edilmesine katkı sağlar. Bunu başarabilmek için üreticiler ve bu işin ticaretini yapanlar, hedef ülkelerdeki kalite koşullarını karşılamak ve rekabet koşullarına daha fazla uyumlu hale gelmek için verimliliği ve kaliteyi artırmak zorunda olmalıdırlar.
ARS Training Genel Müdürü Argun Şahin
 
takipçi satın al
Uwell Elektronik Sigara
instagram takipçi hilesi
takipçi satın al
tiktok takipçi hilesi
Geri
Üst