Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, ihracatçının en büyük desteğinin finansman olduğuna dikkat çekerek, söz konusu finansmanın Eximbank ve Destekleme ve İstikrar Fonu (DFİF) kaynaklarının artırılmasından geçtiğini söyledi.
Mersin Valiliği ve Mersin Medya Grup tarafından ortaklaşa organize edilen 'Yılın Spor Adamları Ödül Töreni'ne katılmak üzere Mersin'e gelen Bakan Tüzmen, İHA muhabirinin sorularını yanıtladı. AK Parti hükümetinin global krize karşı alınan tedbirler kapsamında Eximbank'ın sermayesinde 1 milyar dolarlık bir artışa gidilmesi noktasında çalışmaların son aşamaya geldiğini belirten Tüzmen, DFİF kaynaklarıyla birlikte Eximbank kaynaklarının arttırılmasının kendileri açısından da oldukça önemli olduğunu söyledi.
Tüzmen, “Gönül ister ki, çok daha fazla kaynağı aktaralım. Ancak bütçemizin gelir-gider dengeleri bize belirlenen ölçülerde hareket etme olanağı sağladığı için bu çalışmaları arkadaşlarımızla birlikte sürdürüyoruz. Bütün bakan arkadaşlarımız da bu konuda ellerinden gelen desteği vermeye gayret ediyor” dedi.
Türkiye'nin bugün ihracatta geldiği noktada 100 milyar doların aşıldığını, bu durumun da önümüzdeki dönem açısından oldukça önemli olduğunu dile getiren Bakan Tüzmen, dış ticarette 125 milyar dolar seviyesine ulaşıldığını, bunun da kendileri açısından büyük bir rakam olduğunu kaydetti. 2002 yılındaki ihracat rakamının 36 milyar dolar seviyesinde olduğunu ancak bugün gelinen noktada 100 milyar dolarlık bir kaynağı Türk ekonomisine kazandırdıklarını söyleyen Tüzmen, “Bu büyük bir rakam olmasının yanında
kritik bir eşiktir. Söz konusu süreci aştığımızda gerisi kendiliğinden gelecektir. Biz bu kritik kitleyle birlikte 100 milyar dolar eşiğini de aştık, ancak dünya krizle karşılaştı. Önümüzdeki çalışmalarımızı dünya krizinden daha az etkilenen bölgelere ağırlık verecek şekilde genişleteceğiz. Global krizin etkilerini bu şekilde en aza indirgemeye çalışacağız. Önümüzdeki dönemde ülke olarak yine 100 milyar dolarlık bir ihracat yapacakmış gibi 2009 ve 2010'u çalıştıktan sonra 2012'de yine 200 milyar dolar,
2023'de en az 500 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşacağız, ben buna inanıyorum” diye konuştu.
Türkiye'nin söz konusu ihracatı gerçekleştirebilecek potansiyele sahip olduğunu belirten Bakan Tüzmen, hükümet olarak kendilerine düşen görevin de mevcut potansiyeli yaşanılan kriz ortamında çok hızlı ve seri şekilde harekete geçirmek olduğunu anlattı. Türkiye'nin IMF ile yeni bir anlaşma yapması durumunda ne kadar kaynak kullanılacağı yönündeki soruya da yanıt veren Tüzmen, bu noktada ilgili bakanlıkların gerekli çalışmaları yaptığını, telaffuz edilen rakamın da 15-25 milyar dolar arasıda değiştiğini
ifade etti. Tüzmen, IMF'nin sadece bir gösterge olacağını ve bu kapsamda da dış ticaretin Türkiye'nin kendisini anlatmasında faydalı olacağını düşünüldüğünün altını çizerek, dünya ölçeğinde yaşanan ekonomik krizin sürecinin tamamlanmasının ardından 2009 yılında ihracatçılara verilen desteklerle birlikte ülkenin ayakları yere iyi basanlarla birlikte sağlam ve emin adımlarla yürüyeceğine inandığını belirtti.
23.12.2008
Mersin Valiliği ve Mersin Medya Grup tarafından ortaklaşa organize edilen 'Yılın Spor Adamları Ödül Töreni'ne katılmak üzere Mersin'e gelen Bakan Tüzmen, İHA muhabirinin sorularını yanıtladı. AK Parti hükümetinin global krize karşı alınan tedbirler kapsamında Eximbank'ın sermayesinde 1 milyar dolarlık bir artışa gidilmesi noktasında çalışmaların son aşamaya geldiğini belirten Tüzmen, DFİF kaynaklarıyla birlikte Eximbank kaynaklarının arttırılmasının kendileri açısından da oldukça önemli olduğunu söyledi.
Tüzmen, “Gönül ister ki, çok daha fazla kaynağı aktaralım. Ancak bütçemizin gelir-gider dengeleri bize belirlenen ölçülerde hareket etme olanağı sağladığı için bu çalışmaları arkadaşlarımızla birlikte sürdürüyoruz. Bütün bakan arkadaşlarımız da bu konuda ellerinden gelen desteği vermeye gayret ediyor” dedi.
Türkiye'nin bugün ihracatta geldiği noktada 100 milyar doların aşıldığını, bu durumun da önümüzdeki dönem açısından oldukça önemli olduğunu dile getiren Bakan Tüzmen, dış ticarette 125 milyar dolar seviyesine ulaşıldığını, bunun da kendileri açısından büyük bir rakam olduğunu kaydetti. 2002 yılındaki ihracat rakamının 36 milyar dolar seviyesinde olduğunu ancak bugün gelinen noktada 100 milyar dolarlık bir kaynağı Türk ekonomisine kazandırdıklarını söyleyen Tüzmen, “Bu büyük bir rakam olmasının yanında
kritik bir eşiktir. Söz konusu süreci aştığımızda gerisi kendiliğinden gelecektir. Biz bu kritik kitleyle birlikte 100 milyar dolar eşiğini de aştık, ancak dünya krizle karşılaştı. Önümüzdeki çalışmalarımızı dünya krizinden daha az etkilenen bölgelere ağırlık verecek şekilde genişleteceğiz. Global krizin etkilerini bu şekilde en aza indirgemeye çalışacağız. Önümüzdeki dönemde ülke olarak yine 100 milyar dolarlık bir ihracat yapacakmış gibi 2009 ve 2010'u çalıştıktan sonra 2012'de yine 200 milyar dolar,
2023'de en az 500 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşacağız, ben buna inanıyorum” diye konuştu.
Türkiye'nin söz konusu ihracatı gerçekleştirebilecek potansiyele sahip olduğunu belirten Bakan Tüzmen, hükümet olarak kendilerine düşen görevin de mevcut potansiyeli yaşanılan kriz ortamında çok hızlı ve seri şekilde harekete geçirmek olduğunu anlattı. Türkiye'nin IMF ile yeni bir anlaşma yapması durumunda ne kadar kaynak kullanılacağı yönündeki soruya da yanıt veren Tüzmen, bu noktada ilgili bakanlıkların gerekli çalışmaları yaptığını, telaffuz edilen rakamın da 15-25 milyar dolar arasıda değiştiğini
ifade etti. Tüzmen, IMF'nin sadece bir gösterge olacağını ve bu kapsamda da dış ticaretin Türkiye'nin kendisini anlatmasında faydalı olacağını düşünüldüğünün altını çizerek, dünya ölçeğinde yaşanan ekonomik krizin sürecinin tamamlanmasının ardından 2009 yılında ihracatçılara verilen desteklerle birlikte ülkenin ayakları yere iyi basanlarla birlikte sağlam ve emin adımlarla yürüyeceğine inandığını belirtti.
23.12.2008